Başrollerinde Maisie Williams, Anya Taylor-Joy, Alice Braga, Charlie Heaton, Blu Hunt ve Henry Zaga’nın paylaştığı filmin yönetmenlik koltuğunda Josh Boone bulunuyor. Filmin senaryosu yine Josh Boone ve Knate Lee’ye ait.
Marvel Sinematik Evreni yıllardan beri kahramanların yayın haklarının Sony, Universal, Fox gibi şirketler tarafından paylaşılmasından dolayı bir türlü birleşme sağlayamamıştı. Hatta Örümcek Adam’ın evrene dahil edilme konusundaki tartışmalar hala daha Sony-Disney arasında devam etmekte. Fakat 2019’da Disney’in Fox’u satın alması üzerine Fox bünyesinde bulunan Fantastik Dörtlü, X-Men, Deadpool gibi karakterler resmen Marvel bünyesine katıldı. Fantastik Dörtlü ekibi Tim Story yönetiminde 2 film ile beyazperdeye taşındı. Fakat 2 filmin vasatlığı ve gişedeki başarısızlıkları serinin 3.filminin gelmesine engel oldu. Ardından Kevin Feige önderliğinde Marvel Sinematik Evreni’nin temelleri Iron Man ile atılmış oldu. İlerleyen zamanlarda Josh Trank yönetiminde uyarlama bir Fantastik Dörtlü filmi vizyona girdi. Fakat bu film ilk seriye nazaran daha da amatörce olmuştu. Tüm bunlar olurken tutarsız da olsa ilerleyen X-Men serisi, Disney, Fox’u satın alana kadar 10 adet filmi vizyona sokmuştu. Akabinde gelişen satın alma ile birlikte artık Disney, Marvel Sinematik Evreni’ne yeni bir cast oluşturarak X-Men karakterlerini katabilecekti. Zira Deadpool karakterinin evrene dahil olması, karakterin 4.duvarı yıkabilme özelliğinden dolayı çocuk oyuncağıydı. Buna karşılık Disney, diğerleri kadar popüler olmayan çizgi roman karakterlerini devreye sokmak adına bir girişimde bulunacaktı. Fakat bu sırada Fox New Mutants filminin çekimlerini sürdürüyordu. 2017 yılında çekimleri tamamlanan filmin vizyon tarihi 5-6 defa ötelendi. Taa ki 2020 yılına kadar… Disney, bu filmi öylesine gözden çıkarmış olacak ki, Fox’a ait son filmin pandemi sürecinde vizyona girerek Tenet, Mulan gibi gişe yapabilecek filmler ile birlikte vizyona soktu. Henüz Disney’in mutantların akıbeti hakkında resmi bir açıklaması bulunmuyor fakat bu film üzerinden bir ilerleme yapabilmek oldukça zor gözüküyor.
Filme gelecek olursak, film birkaç diyalog dışında X-Men evreni ile hiçbir alakası bulunmuyor. Filmde bahsi geçen Charles Xavier karakteri ile James McAvoy-Patrick Stewart mı kast ediliyor meçhul. Tek bildiğimiz mutantların Logan filminde karşımıza çıkan ESSEX şirketi tarafından kullanılmak istenmesi…
X-Men ekibi, gerek çizgi-romanlarında, gerek çizgi dizilerinde gerek ise filmlerinde daima “öteki” kavramı üzerinden bir rota belirler. Toplumun “normal” algılarından hem biyolojik hem de psikolojik yönden farklı olan “mutantlar” daima dışlanırlar. Bu dışlanma mutantların iyiye ya da kötüye sapmalarındaki temel etmendir. Fox Stüdyoları tarafından çekilen 10 filme baktığımızda da bu çizgi üzerinden bir yönelim görmekteyiz. Ne zaman ki X-Men: Dark Phoenix ve X-Men:Apocalypse gibi filmlerde bu çizginin dışına çıkıldı, o zaman X-Men serisi elde ettiği niteliği kaybetmeye başladı. New Mutants filmi ise toplum tarafından ötekileştirilen 5 genç mutantın, bilimsel deneylere tabi tutulma amaçlı gotik mimarili bir klinikte tutulmasını konu ediniyor. Fakat bu ötekileştirme alt metinlerden besleniyor ve detaylandırılmıyor. Dolayısıyla karakterlerin hikayeleri havada kalıyor. Tutuldukları klinik ise Big Brother tarzı devamlı gözetlenmekte. Sözde Xavier olduğu söylenen patronun devamlı olarak Dr.Reyes’i (Alice Braga) yönlendirmesiyle mutantların sorgulama yetilerinin gelişmesi filmin omurgasını oluşturuyor. Fakat Fox burada denemediği bir yöntem deniyor ve filmin gerilim dozunu yükseltiyor. Daha önceden Deadpool karakterini genel izleyici kitlesinden çıkararak vizyona sokmuştu fakat burada Deadpool filmindeki gibi cinsellik ve şiddet temaları söz konusu değil. Tür açısından korku formatında çekilmesi bir nebze bu durumu açıklıyor fakat gerek görsel efektlerin yetersizliği gerek korku sekanslarının yüzeyselliği, korku formatına uyum sağlayamıyor.
Gençlik teması ise filme yeteri kadar destek veremiyor. Josh Boone X-Men:First Class filminin kötü bir yorumlamasından öteye gidemiyor. Filmin süresinin kısa olması da ayrı bir etken. Zira süper kahraman filmlerinin olmazsa olmazı serim-düğüm-çözüm mantığı burada işlemiyor. Alışık olduğumuz süper kahramanların klişe final savaşlarındaki görkem maalesef burada yok. Ortada televizyon dizisinin pilot bölümü havasında bir şey var. Son dönemlerde It filmi ile ortaya çıkan gençlik-korku türü ile kıyaslandığında sınıfta kalıyor hatta ergen temasından öteye gidemiyor.
Filmde dikkat çeken bir başka unsur ise Disney’in lezbiyen bir çifte yer vermesi. Marvel Comics, ortaya çıktığı ilk andan itibaren daima ilkleri çizgi romanlarına yansıtmaktaydı. Hatta yakın bir zamanda dizi şeklinde karşımıza çıkacak Ms.Marvel karakteri ilk Müslüman süper kahraman olma özelliği taşıyor. Bunlara ek olarak ilk siyahi kadın süper kahraman olan Storm da bir X-Men üyesi… Fakat burada hem Kızılderili bir aileden gelen hem de lezbiyen olan bir ötekinin bulunması manidar olsa da bu durum da yüzeysellikten öteye geçememiş.
New Mutants filmi ile Marvel kahramanları Ghost Rider, Elektra, Daredevil gibi filmlerin hakim olduğu karanlık çağa geri mi dönüyor bilemiyoruz elbette. 2017 yılında çekilen filmi o yıla ait popüler bir kadrodan oluşması seyirciyi kapmaya yönelik bir hamle fakat Kevin Feige gibi planlı bir yapımcının olmayışı filmin pazarlanmasının da önünü tıkamış. Zira film 67 milyon dolar gibi bir bütçe ile çekildiği söyleniyor. Boxofficemojo verilerine göre 46 milyon$ civarı bir hasılat söz konusu. Box Office Türkiye verilerine göre Türkiye’de yaklaşık 29 bin kişi tarafından izlenerek 543 bin ₺ civarı bir gelir söz konusu. Elbette burada pandeminin rolü çok yüksek fakat aksi durum olsa çok fark edeceğini sanmıyorum.