Kafalar Karışık filminin setinde Türk sinemasının usta oyuncularıyla bir araya gelen Kafalar ekibi, duayen sanatçılardan çok şey öğrendiklerini dile getirdi ve ekledi: “Oyunculuğu yüzde bir kendimiz öğrendiysek yüzde 99 sette öğrendik. Bizim için set büyük bir dershaneydi.”
Yapımını ILS Vision’un, yönetmenliğini Yücel Yolcu’nun gerçekleştirdiği, iddialı ve aksiyon sahneleriyle beklenen komedi filmi ‘Kafalar Karışık’ nihayet vizyona girdi. Youtube’da 4.5 milyonun üzerinde takipçisi bulunan Atakan Özyurt, Fatih Yasin, Bilal Hancı’dan oluşan ‘Kafalar’ ekibinin hayali olan filmin diğer başrolünü Türk sinemasının usta isimleri Metin Akpınar, Perihan Savaş, Güven Kıraç, Erhan Yazıcıoğlu ve Erkan Can üstleniyor. Genç oyuncu ve müzisyen Feride Hilal Akın ve Hakan Tunçbilek’in de rol aldığı film, Atakan’ın sevdiği kız Buse ile evlenebilmek için mücadele eden bu uğurda yardımcı olan arkadaşları Fatih ve Bilal’in hikayelerini anlatıyor. Gala öncesi bir araya geldiğimiz Kafalar ekibiyle, Uniq Hall’da samimi bir sohbet gerçekleştirdik.
Beyazperdeyle tanıştınız. Usta oyuncularla bir araya geldiniz. Gerçekten kafalarınız biraz karıştı mı?
Bilal Hancı: Gerçekten de öyle oldu.
Atakan Özyurt: Aynen
Sosyal medyadan sinemaya geçtiniz nasıl bir yolculuk sizinkisi?
Atakan Özyurt: Aslında benim bir hayalimdi bu. Şuan arkadaşlarımla ve usta oyuncularla birlikte hayallerimi gerçekleştiriyorum. Az önce söylediğimiz gibi kafamız gerçekten çok karışık ve bunun tadını çıkarmaya çalışıyorum. Heyecanlıyız.
Hikayeniz nerede başladı?
Fatih Yasin: Biz aslında 7 saniyelik videolar üretiyorduk. 7 saniyelere sığamadık İnstagramda 15 saniyelere 1 dakikalara çıktık. Oralarda da sığamadık Youtube de yarım saat 45 dakikalara geçtik. Şimdi bu kadar uzun metraja geçmişken sinema sektöründe gençler olarak bir şeyler denemek istedik. Ustalarımızı davet etmek istedik. Onlarda bizi kırmadılar. Destek verdiler.
Nasıl bir araya geldi Metin Akpınar, Perihan Savaş, Erkan Can, Erhan Yazıcıoğlu, Güzev Kuraç… Gerçekten müthiş isimler…
Bilal Hancı: O tarafını gerçekten sağolsunlar yapım ekibimiz halletti. Ama baştan beri gönlümüzde bu isimler var dedik. Yapım ekibi denediler şanslarını. Üstadlar da senaryodaki rollerini beğendiler. Mesela Metin Ağabey (Akpınar) kendi rolünü çok beğendi. Hatta rolünü kendisi revize etti.
Filmin öyküsü size mi ait?
Atakan Özyurt: Beraber oluşturduk. Kendi hayatımızdaki reel bir hikaye değil.
Filminiz inanıyorum size başarı getirecektir. Farklı kapılar açacaktır. Siz bundan sonra neler yapmak istiyorsunuz?
Bilal Hancı: Yeni bir dünyaya girdiğimizi düşünüyoruz. Kendimizi bu dünya için yetiştirip hep bir adım dahi iyisini yapmak için işlerimizin üzerine kata kata gitmek istiyoruz. Bizde elimizden geldiğince çaba göstereceğiz eğitim alacağız.
Eğitim derken…
Bilal Hancı: Oyunculukla ilgili ne kadar eğitim varsa alacağız. Daha çok kitap okuyacağız daha çok araştıracağız daha çok öğreneceğiz. Dolu dolu bir insan olup dolu dolu işler yapacağız.
Atakan Özyurt: Biz Fatih’in dediği gibi instagram, youtube alanında çok büyük başarılar elde ettik. Bunu devamı için elimizden geleni yapacağız.
İKİNCİSİNİ ÇEKMEK İSTİYORUZ
Kafalar Karşık’ın ikincisi hemen gelir mi?
Atakan Özyurt: Hedefimiz ikinci filmimizi çekmek. Ya da başka bir film projesi de olabilir.
Sosyal medya devam edecek mi?
Fatih Yasin: Kesinlikle devam edecek. Çünkü sosyal medya bizim kaynağımız. Maden kaynağı gibi. Biz oradaki insanların mutluluğundan besleniyoruz klişe gibi gelecek ama. Onlar ne kadar mutluysa bizde o kadar hayatta kalıyoruz aslında. Sosyal medyada hayatta kalma gibi bir laf oluştu artık… Bunun da gerçekleşmesi için sosyal medyada birilerinin gerçekten çok mutlu olması gerekiyor. Mutlu olanların enerjisi bizi sinemaya kadar taşıdı.
Bir kısım sizi bağrına basacak bir kısım ise sizi bir şekilde eleştirecek. Hazır mısınız?
Fatih Yasin: Tabii ki.
Atakan Özyurt: Hazırız. Çünkü biz hayattan besleniyoruz.
Bilal Hancı: Hazır olmak zorundayız. Bizi herkes severse zaten orada bir sıkıntı olur. Eleştirmek için eleştirenler de olacak. İçi ne kadar dolu ona bakıp sonra değerlendirmeye alıyoruz. Kulak asmıyor değil bizimkisi yanlış anlaşılmasın. eleştirilerin içi ne kadar dolu ona bakıyoruz önce. Sonra değerlendirmeye alıyoruz. Biz sonuçta inandığımız şeyi yaptık. Samimi ve doğal olduğumuz için bizi sevdiler. Bu camiada tanıştığımız insanlarda, özellikle filmimizde oynayan ağabeylerimiz ablalarımız da bizi sevdiler. Bizim zaten başımızın tacıydılar her zaman. Set bitti hala görüşüyoruz.
Filminizde yer alan usta oyunculardan neler öğrendiniz?
Atakan Özyurt: Yüzde bir kendimiz öğrendiysek yüzde 99 sette öğrendik. Bizim için set büyük bir dershaneydi. Hızlandırılmış büyük bir kurstu diyebiliriz. Yeterli miydi değil tabi ki. Bilal’in dediği gibi ötesine gideceğiz.
Çekimler çok eğlenceli ve maceralı geçmiştir heralde?
Atakan Özyurt: İlk başka Antalya Kaş’ta çektik. İkinci bölümde ise İstanbul’da çektik. Kaş’taki çekimlerde bir hayli zorlandık. Aksiyon dolu sahneler vardı. Dublör kullanmadık. Özellikle de istemedik. Sapasağlam bir şekilde üstesinden geldik.
Bilal Hancı: Çok çabaladık diyebilirim. Ben yüzme bilmiyorum. Denizde açıkta sandal batma sahnesi. Ben yüzme bilmiyorum fobim var. (Gülüyor) üzerine gittim bu korkumun. Eğer ben bu işi başaracaksam yapmalıyım dedim.
Atakan Özyurt: Aslında şöyle bir şey herkesin zaaflarına denk geldi o sahneler. Bilal yüzme bilmiyor denizde mücadele etti, benim yükseklik korkum var ayağımda yukarı fırlattılar, Fatih’in böcek korkusu var. O da toprağın içine giriyor.(Gülüyor)
Senaryo yazmaya gerek yokmuş her şey doğal gelişmiş desenize…
Atakan Özyurt: Aynen çok doğal gelişti. Hatta Bilal filmde o deniz sahnelerinde gerçekten ağlıyordu. Ben de havadayken gerçekten korkuyorum.
Şanslı olduğunuzu düşüyor musunuz?
Bilal Hancı: Evet. Şanstan önce biz çok çalıştığımız için bunu hak ettiğimizi düşünüyoruz. Bu şansımız kendimiz yarattık. Umarım bu şansı güzel kullanırız. Biz kendimize inanıyor ve güveniyoruz. Hiçbir şeyden korkumuz yok. Bizim en büyük avantajımız doğal olmamız. İkincisi ise 3 kişi olmamız. Dostluğumuz her geçen gün artıyor.
Atakan Özyurt: Biz bir aşçı gibiyiz. Yemeğimizi fırına verdik. Şimdi sunum zamanı. Yemeğemizden tadacak takipçilerimizde bu tadı sevecekler eminim.
