Kitap raflarında yerini alan “Adım Demet” henüz 30’lu yaşlarının başlarında akıllı ve duyarlı bir genç adamın ilk kitabı. Librum Yayınevi’nden çıkan kitap, hem kalabalıklardan hem yalnız kalmaktan korkan genç bir kadının hikayesini anlatıyor.
“Artık unutamayacakları bir geçmişleri vardı, geleceklerini belirleyen…”
Çocukluğunda istismara uğrayan, yıllar sonra polis olan bir kadını anlatan “Adım Demet”,yazarı Talip Yıldırım’ın deyimiyle “Demet kayıp bir şehir gibi, tutunmak istediği her şeyi kendisiyle beraber dibe çekiyor, suçluları yakalarken kendi ruhunu da kurtarıyordu…”
Geçmişin karanlık gölgeleri
Türkiye’de polisiye-dram kategorisine yeni bir soluk getirecek, sinematografik anlatımı, hızlı ve hınzır cümleleriyle elinizden bırakamayacağınız “Adım Demet”i farklı kılansa çocukluk çağında yaşanan bir dramı yormadan, ajite etmeden, tüm çıplaklığıyla sayfalarına taşıyarak üstlendiği sorumluluk.
“Tek bir bedende sıkışmış iki ayrı insandan ibarettim. İkisini de sevmiyordum” diyen Demet, polisiye tutkunlarını, gerçekle yüzleşmekten korkmayanları ve aşka inançlarını kaybetmeyen gençleri hedefliyor.
Editörün yorumu; Adım Demet’i okumamak, kaybetmişlik değil ama eksik kalmaktır. Kendinle yüzleşmekten korkmaktır bir parça…Bir yanda soluğunuzu tutarak kriminal suçların içine girecek, diğer yanda kadına cinsel şiddet ve taciz konusunu yaralamadan, acıtmadan açmayı başaran genç bir yazarla tanışacaksınız
Talip Yıldırım kimdir?
30 yaşında, Aydın’lı çiftçi bir ailenin oğlu. İlkokulu Aydın’ın bir kasabasında, ortaokulu, liseyi ve üniversitesi İzmir’de okuyan Yıldırım, bir süredir ailesinin işini yapıyor. Bir süre Amerika’da yaşayan, karakter yaratmayı öğrenmek amacıyla oyunculuk eğitimi alan, yazmayı hayatının tek gerçek amacı gibi gören Yıldırım, kendisini farklı kılanın gözlem gücü ve doğadan uzaklaşmaması olduğunu düşünüyor.