İki İyi Çocuk’un vizyon serüveni devam ediyor. Film hakkında yorumlar nasıl? Seni şaşırtan bir dönüş oldu mu?
Evet sanırım son haftasına girdik. Aldığım yorumlara göre sevimli ve enerjik halim sevilmiş çünkü uzun zamandır beni psikolojik ve dram rollerinde izlemişlerdi, seyirciyi şaşırttığım için mutluyum.
Filmde senin de kısa bir şarkı performansını görüyoruz…
Filmin müziklerini Derya Köroğlu yaptı ve ben de filmde onun Deliler şarkısını söyledim. Filmi izledikten sonra Derya Bey benimle tanışmak istemiş, sarkısını güzel söylediğimi ve beni başarılı bulduğunu söyledi. Çok onur duydum. Derya Bey’i yıllardır dinlerim ve onunla çalışmak, onun şarkısını söylemek, üstüne tebrik edilmek unutamayacağım anlar arasında yerini aldı. (Gülüyor)
SİNGLE TEKLİFİ ALDIM!
Sosyal medyada da rap müzik performansları sunuyorsun. Yoksa bir sürpriz mi geliyor?
Ben şarkı söylemekten hep keyif aldım. Müzik prodüktörlüğü yapan bir arkadaşım “Sana şarkı söyletmek istiyorum stüdyoda” dedi ve eğlencesine Adamlar grubunun Kapısı Kapalı şarkısını söyledim. Stüdyoda video çekip Youtube’a attık. Çok sevildi, çok mutlu oldum. Teklif geldi bir şarkılık single için, fakat ben söylememi istedikleri şarkıya kendimi ait hissetmedim ve rafa kalktı. Bu konuda biraz çekimserim sanırım. İşimin içinde şarkı söylemeye varım ama şarkıcı olmak gibi bir isteğim yok.
Siccin2 filminde, Çatıdaki Yarasa oyununda seni çok daha farklı bir rollerde izlemiştik. Açıkçası ilk kez bu kadar gülümseten bir rolle izleyici karşısındasın. Nasıl bir deneyimdi bahseder misin?
Bunu çok istedim gerçekten. Siccin2 ve Çatıdaki yarasa oyunculuğumu gösterdiğim ve insanların bu konuda güvenini kazandığım işlerdi, çok mutluyum. İyi ki oldular. Şimdi komedi yapmak istiyorum. Oynarken eğlenmek, eğlenceli taraflarımı insanların görmesini istiyorum. Bu filmde de bunu yakalamış oldum.
Filmde Hatay’ın da başroller arasında olduğunu düşünüyorum, şehrin kimliği dokusu filme sirayet etmiş. Hatay’da film çekmek nasıldı? Yoksa Hatay ile karşılıklı oynamak mı demeliydim?
Hatay gerçekten tarih ve lezzet kokan bir yer. Farklı kültürlerin bir arada, sevgi dolu yaşam sürdüğü nadir yerlerden biri aynı zamanda. Kilo alsak da, çok keyifli oldu orada çekim olması… (Gülüyor)
İNSANLAR DUYGUSAL OLAN HER ŞEYDEN KORKUYOR
Film Hatay’a yeni atanan başkomiser Serdar ile tüm şehrin çok sevdiği zihinsel engelli genç Ercan arasında gelişen dostluğu anlatıyor. Sıcak bir aile filmi… İnsanların kalbine dokunan bir hikaye… Şehir hayatının kaosu içinde dostluğu mu kaybediyoruz dersin?
Ne yazık ki! Ben de Mersin gibi küçük bir şehirden geldim İstanbul’a… Orada inanılmaz dostlarım var, hala hayatımdalar. Burada da o dostlukları hep bulmak istedim ama olmadı. Kocaman bir şehir, herkes ayakta durmaya, para kazanmaya çalışıyor. Hep mücadele… Kimse sakin değil. Bireysellik ön planda, güçlü olabilmek için manevi duyguların üstünü kapatmış insanlar. Duygusal olan her şeyden korkuyor gibiler. Oysa ki asıl korkulacak olan duyguyu yaşıyorlar.
Filme senin katkın elbette büyük, peki bu film sana neler kattı? Neler öğretti?
Teşekkür ederim. Çok şey öğrendim sette ve elbette sonraki süreçte… Her iş kendini ve insanları yeniden deneyimleme fırsatı sağlıyor İşin konusu dostluk ve filmde birçok dostluk var. Benim filmdeki rolüm de çok sevdiği dostunun yanına tatile giden bir kız… İşin özü çok temiz, sıcacık… Ben de kalbimi hep temiz tutmaya, kirlenmeden ayakta kalabilmeye direnen biri oldum, film de bunun ne kadar önemli olduğunu hatırlatıyor. Umarım herkes kendine düşen payı alır ve tertemiz dostluklar kurarız.
Senin hikayen neyi anlatıyor Şeyda? Sen kendi hayatında hangi akışın başrolündesin?
Ben hayallerini yaşamaya çalışan bir kızım. Kafamda yarattığım bir dünya var, çok mutluyum, reele dönünce işler biraz karışıyor, Çünkü insanlarla uyum sağlamak zorunda olduğun bir hayat yaşıyorsun ve herkesin kafası çok karışı. (Gülümsüyor) Ama onları oynamak inanılmaz zevkli!
10 yıl önceki Şeyda ile karşılaşsan ona neler söylemek isterdin?
20 yaşını karşına al diyorsun (Gülümsüyor). “Bak Şeyda; İnsanların yaptıklarına takılma! Kendine ve yapmak istediklerine odaklan. Olumsuz enerji sinyali aldığın her yerden koşarak uzaklaş, karşındaki insan istemediği sürece onu iyileştiremezsin, kendini buna zorunlu hissetme ama sen kendini hep iyileştir! Hep önüne bak! Geçmişe bakan kahraman olamaz! Aşk harika bir duygu, ondan kaçma! İyi niyetli insanları kaybetme! Seçici ol! Hayal kurmaya, günlük tutmaya devam et! İnan istediğin her şeye sahip olabilirsin! Seni Seviyorum!”
HALİT ERGENÇ İLE KARŞILAŞTIĞI AN HAYATINI DEĞİŞTİRDİ
Oyuncu olma hayalini gerçeğe dönüştürmene Halit Ergenç’in vesile olduğunu biliyorum. Okurlarımıza da anlatır mısın?
Çok kısa ama hayatımı değiştiren bir andı. Mersin’e söyleşiye gelmişti. Söyleşiye katılan binlerce kişi vardı. Ben oyuncu olmak istiyordum fakat ailem izin vermiyordu, ne yapacağımı bilmiyordum ve o kadar kişinin arasında bu hayalimden bahsettim. Çok önem gösterdi ve tüm kalabalığa rağmen uzun bir süre konuştuk ne yapmam gerektiği ile ilgili. O söyleşide Mersin Şehir Tiyatrosu oyuncuları ve müdürü varmış. Hemen onlar da konuşmaya dahil olup, beni çalıştırmak istediklerini, bu kadar insanın karşısında kendimi doğru şekilde ifade edebilmemden dolayı beni konservatuvara hazırlayabileceklerini söylediler. Halit Bey beni onlara emanet etti ve serüvenim başladı.
Peki vazgeçmek istediğin hiç oldu mu? Fikir değiştirmene sebep olan neydi?
Ben çok inandığım bir işi yapıyorum. Bütün kadınların hissettiklerini merak edip onları yaşamak istiyorum. Vazgeçmem mümkün değil. Fakat piyasa zor bir piyasa! İstanbul’da herkes oyuncu! Herkesin hayali oyuncu olmak! Oyuncu olmayanlar insanların bu hayallerini gerçekleştirmek ümidiyle kurs yerleri açıyor, inanılmaz bir ticaret var sektörümüzle ilgili. Oyuncu sayısı gittikçe çoğalıyor. Cast direktörleri eğitim verdikleri insanları yapımcılara sunmaya başladı, aldıkları eğitimse birkaç ay! Yetenek bazıları için çok önemli bazıları içinse sette halledilir, derken derken iş yapabilmek zorlaşıyor. Birçok yetenekli insan kaybolup gidiyor. Bunlarla karşılaşınca çok sinirlenebiliyorsun fakat işine duyduğun aşk mücadeleye devam ettiriyor.
Şeyda’yı daha önce hiç izlememiş biri olsa rol aldığın yapımlar arasında hangi rolünü izlemelerini tavsiye edersin?
Oyunculuk performansı için kesinlikle Siccin2 ve Bahar İsyancıdır filmlerimi öneririm.
Peki gelecek planlarında neler var?
Hep tiyatro ve sinema oyuncusu olmayı seçtim. Şimdi dizi setini deneyimlemek istiyorum. Bir kere deneyimlemiştim ama dizi kısa süre ekranda kalmıştı. Bu sezon TV’de olmayı seçiyorum. Görüşmeler yapmaya başladık, heyecanla bekliyorum, bana gelen rolün nasıl bir kadın olacağını…. Sonrasında ise yurt dışında işimi yapabilmek gibi hayallerim var, umarım gerçekleştirebilirim.
Röportaj: Gizem Merve Kaboğlu / Eylül 2018