James Gunn’in Guardians of the Galaxy filminden tutun da, Peyton Reed’in Ant-Man’ine, Zack Snyder’ın Man of Steel’ine, Hollywood’da iz bırakan, ve iyi gişe yapan filmler oldu.. Fakat hiçbiri James Cameron’ın Avatar’ının yanina bile yaklaşamadı. Görünen köy tabii ki de kılavuz istemez, sonuç olarak gerçek şu ki, Aralık 2009 yılında gösterime giren Avatar, dünya çapında $2.782 milyar ile hala en çok kazandıran film durumunda. Gösterime ilk girdiğinden beri merakla ikincisini beklediğimiz filmin sürücü kolduğunda oturanlar her ne kadar kendilerini ağırdan alıyormuş gibi gösterseler de ilersi için müthiş fikirlerinin olduğu da kulağımıza gelen duyumlar arasında.
Sizi fazla merak içinde bırakmadan bana gelen duyumları sizlerle paylaşmaya başlıyorum;
Avatar 2 ne zaman gösterime girecek?
Film farklı sebeplerden dolayı, çeşitli etaplarda gecikmeye uğradı bunu biliyoruz, o yüzden size kesin gösterime giriş tarihini veremiyorum fakat planlar filmin 2018 Aralık ayında gösterime girecekmiş gibi yapılıyor.
Filmin klasmanı ne olacak?
Gerçekçi olmak lazım, Avatar tarzı filmlerin asıl amacı, toplayabildiği kadar izleyiciyi sinema salonları toplamak. Bu sebepten dolayı, hikaye hakkında fazla birşey bilmememize rağmen, filmin R klasman alacağı bir gerçek. İlk Avatar PG-13 olduğundan diğerlerinin de aynı olacağı kesin.
Filmin yönetmeni kim olacak?
Bilindiği gibi ilk Avatar, James Cameron’ın tutkusuydu. Bunu her kulvarda dile getiren ünlü film adamı başta Avatar’ın senaryosu için, daha sonra da teknik detaylar üzerine yıllarını verdi. Bu sebeptendir ki filmin diğer bölümlerinin yönetmenliği için Cameron ismi çok çok ağır basıyor. Cameron ismi sadece Avatar 2 için değil, Avatar 3, 4 ve hatta 5 için bile tek adres durumunda.
Cameron’un, filmin teknik tarafı için de bazı planları olduğu ağızdan ağıza dolaşıyor. Mesela filmin daha gerçekçi durması için bazı bölümlerinin su altında çekilmesi planlanıyor. Düşünülen ve uygulamaya konulan şu, Avatar 2 Cameron’un öncülüğünde sınırları sonuna kadar zorlanacak, bu sınırları aşacak ve tüm dünyada, modern film yapımında çığır açacak.
Cameron’ın bir başka isteği ise, ilk filmdeki başarının tesadüfi olmadığını kanıtlamak, fakat sadece ilk film başarılı oldu diye daha sonrakilerinin başarısının otomatikman gelmeyeceğinin de farkında. Bu yüzden gece gündüz demeden yeni kurduğu ekibi ile bu filme kilitlenmiş durumda.
Senaryo
James Cameron, ilk filmin “tek” senaryo yazarı olarak öne çıkan isimdi. Fakat Cameron gelecekte düşünülen 4 film için, her biri birbirinden değerli isimlerden oluşan gerçek bir ekip yarattı.
Spielberg’in War of the Worlds filminin senaristi ve televizyon için çekilen Terminatör: Sarah Connor Chronicles’da önemli görevler üstlenen Josh Friedman takıma katılan ilk isim oldu. Friedman’ı, Rise of the Planet of the Apes’ten hatırlayacağımız Rick Jaffa ve Amanda Silver, bu isimleri de Armageddon’dan aklımızda kalan Shane Salerno takip etti ve bu 5 değerli isim fılm üzerinde omuz omuza çalışmaya başladılar.
Film hakkında bildiğimiz en önemli detay, filme yeni dünyaların, yeni doğal ortamların, kültürlerin ve bunları takiben yeni yaratıkların ekleneceği yönünde.
Cameron’u senaryo üzerinde en fazla zorlayan gerçek, bir hikaye üzerinde çalışıyorken, 4 ayrı film yazıyor olması. Bu da şu anlama geliyor, Avatar 2, ilk filmi ve daha sonra gelecekleri birleştirici bir görev de üstlenecek. İşte daha önce bahsettiğim, filmin izleyici ile buluşmasını geciktiren faktörlerden bir tanesi, belki de en önemlisi bu.
Cameron ve ekibinin bir başka baş ağrısı ise, 4 filmi de aynı anda çekecek olmaları. Bu da öncelikli olarak tüm senaryonun bitmiş olması anlamına geliyor.
Hakkında hergün yeni birşey öğrendiğimiz Avatar serisinin belki de kayda değer en önemli bilgisi James Cameron tarafından bize sunuldu. Cameron’ın açıklamasına göre film, ilk filmden tanıdığımız Jake, Neytiri ve bu ikilinin çocukları üzerinde şekillenece. Aile kavramı üzerinden, bu yaratıkların insanoğlu ile yaşadıkları zorluklar çerçevesinde devam edecek.
Jake Sully
Tabii ki de beklenildiği gibi ana karakter Jake Sully yeni bölümlerde de karşımızda olacak. Clash of the Titans, Man on a Ledge ve Sabotage gibi filmlerde çeşitli rollerde karşımıza çıkan Sam Worthington, hem maddi hem de manevi, geri çevrilmesi zor teklife beklenildiği gibi olumlu yanıt verdi, ve imzalar şimdiden atıldı. Öyle ki başarılı aktör Kasım 2013’teki demecinde “Jim bizi Pandora’ya götürecek gemi üzerinde çalışmalarını sürdürüyor” cümlesiyle James Cameron’un film üzerinde çalıştığını açık bir şekilde beyan etmişti.
Neytiri
Yeni filmde Jake Sully dönüyor ise, tabii ki onun büyük “yaratık” aşkı Neytiri’nin de dönmesi gerekiyor. Sam Worthington gibi Zoe Saldana ile de Avatar 2, 3, 4 ve 5 için anlaşma sağlanmış durumda. Öyle ki, Saldana vermiş olduğu bor röportajda Cameron ile bazı sahneler üzerinde konuştuklarını ve duygulu anlar yaşadıklarını da çekinmeden söylüyor.
Özellikle Saldana konusunda kafamdaki soru işaretini sizinle paylaşmadan geçemeyeceğim..
Star Trek ve Marvel yapımı Guardians of the Galaxy filmlerinin de ana oyuncularından olan Saldana’nın Avatar 2’den başlayacak olan seride ne kadar aktif olacağını tam kestiremiyorum. Neytiri’den ayrılmak tabii ki kolay görünmüyor, fakat bir şekilde Star Trek ve Guardians of the Galaxy’nin gölgesinde kalma, veya bu yapımlara görsel olarak bu kadar yakınlaşma fikri beni bu konuda daha fazla düşünmeye zorluyor.
Dr. Grace Augustine
Çoğunuzun hatırlayacağı gibi Dr. Grace Augustine rolündeki Sigourney Weaver ilk Avatar’da ölmüştü. Fakat 2009 yılında Avatar filmi piyasaya çıktıktan 3 ay kadar sonra Dr. Grace Augustine’in Avatar 2’de olacağı açıklanmıştı. Bunun üzerine Ekim 2010’da James Cameron bir röportajında “bilim kurgu filmlerinde kimse gerçekten ölmez” açıklaması ile Weaver’in yeni filmde olacağının sinyalini vermişti.
Weaver ise bir roportajında Avatar 2’deki rolünden üstü kapalı bir şekilde bahsetmiş, ve Avatar 1’deki rolünden tamamen farklı bir karakterde karşımıza çıkacağından söz etmişti. Bu da kafalarda, acaba Dr. Grace Augustine gerçekten öldü de, Weaver karşımıza başka bir karakterde mi çıkacak sorusunu oluşturdu.
Colonel Miles Quaritch
James Cameron’un “bilim kurgu filmlerinde kimse gerçekten ölmez” cümlesi Colonel Miles Quaritch için de geçerli olmuş. İlk Avatar’da Neytiri tarafından öldürülen Colonel Miles Quaritch karakterindeki Stephen Lang, Avatar 2, 3, 4, ve 5’te de karşımıza çıkıyor, ve James Cameron’un açıklamasına göre de filmdeki en önemli karakterlerden biri konumuna dönüşüyor. Size tavsiyem ilerki bölümlerde bu karakteri yakından takip etmeniz.
Gösterim tarihi
20th Century Fox film şirketi Avatar 2’yi Aralık 2014 için düşünüyordu, sonrasındaki plan Avatar 3 için Aralık 2016, 4 için Aralık 2017 ve 5 için ise Aralık 2018’di. Fakat Peter Jackson’un Lord of the Rings ve Hobbit serileri film şirketinin tarihlerde değişikliğe gitmelerine neden oldu. Bazıları daha önce verilen tarihlerin ve tarihlerdeki değişikliklerin James Cameron’un daha önceden kurguladığı bir plan olduğunu savunuyorlar. Neden olduğu daha sonra anlayacağımız bu durum neticesinde Avatar serilerinin çekimine başlanacağı tarih 2017 olarak değiştirildi ve gösterim tarihi de Aralık 2018 olarak fısıldandı. Buna göre de diğer serilerin gösterim tarihi 2020, 2022 ve 2023 oldu.
Yeni Teknolojiler
James Cameron her zaman yeni teknolojiye olan aşkıyla tanınan bir film adamı oldu. Sürekli teknolojik yenilikleri filmlerinde kullanmaya özen gösterdi. Avatar 1’de özellikle yüzlerde kullanılan ve hala kullanılmakta olan 3D yöntemini hem sinemayla hem de izleyici ile buluşturdu, ve bunu sinemaya kabul ettirdi. Fakat bu en son 2009 yılında oldu, acaba Cameron bu zaman zarfında ne ile meşguldü? Ne gibi yenilikleri denedi, denemeye karar verdi?
Avatar yapımcılarından Jon Landau, Douglas Trumbull ile konuşmasında yüksek çözünürlükte olan ve 3D çekilen yeni bir film işleminden bahsetti. Bu konuşma her ne kadar Avatar hakkında olmasa da, benim aklıma Landau ile çalışan Cameron’u getirdi. Yüksek çözünürlükleri ve özllikle 3D filmi seven Cameron’un konuya yabancı kalamayacağını düşündüm. Yanılmayacağımı garanti ederim..
Cameron’un kafasındaki bir başka projenin, gözlüksüz görünebilecek bir 3D olduğunu daha önce duymuştum. Bu teknoloji şu anda mevcut, ve kullanılıyor, fakat onlarca hatta yüzlerce kişinin aynı anda girebildiği salonlarda, farklı farklı açılardan baktıkları devasa ekranda bu tür bir filmi yayınlamanın ve gözlüksüz izleyebilmenin zorluk derecesini düşündüğünüzde neden bahsettiğimi daha rahat anlayabilirsiniz. Teoride 3D bir yapımı büyütüp gözlüksüz izlemek mümkün, fakat bu daha önce büyük sinema salonlarında denenmediğinden, nasıl bir sonuç alınabileceği de bilinmiyor. Belki de insanoğlu bu işlem için James Cameron’u bekliyordur..
Yeni Bölümler
Avatar 2’yi takiben en az 3 tane daha Avatar olacağı şimdilik kesin. Bu 4 film de aynı anda çekilip 2018, 2020, 2022 ve 2023 yıllarında gösterime girecek. Peki ya bunlardan sonra yeni bölümler olacak mı?
Avatar yazarlarından James Horner bundan birkaç yıl önce James Cameron’un kafasında, Avatar 2’den sonra 4 tane daha film senaryosu olduğundan bahsetmişti. Aynı dönemlerde Cameron, Avatar 2’den sonraki planlamasının 3 artı 1 tane daha film çekmek üzerine olduğundan söz etmişti. Şimdi görüyoruz ki, Avatar 2’den sonraki film sayıları 3’e düşmüş durumda. Bu durum önce 2 bölüm olarak düşünülen Hobbit’te de karşımıza çıkmıştı. Orada da gördük ki, para basan bir makina durdurulamadı. Bu da şu anlama geliyor; sinema tarihinin en çok kazanan filmi olan Avatar bu başarısını devam ettirdiği sürece çekimlerine ara verdirilmeden devam edebilir. Hiçbir zaman “Avatar 5 son olur” diyemeyiz.
Çok fazla, ve umulmadık problemlerden ötürü izleyici ile buluşması geciken filmin gösterim tarihi için Aralık 2018 demek ve bunu kesin teyit etmek doğru olur mu peki, tabii ki hayır. Amacı her zaman mükemmeli vermek olan Cameron’un açıklamarını direk kendi cümleleriyle sizinle paylaşıyorum;
“Kafamızdaki gösterim tarihi Aralık 2018’i değiştirmedik. Fakat gerekirse değiştirebiliriz. İlk filmi gösterime almak problem değil, ama asıl önemli olan 3, 4, ve 5. filmlerin gösterim tarihlerini buna uydurmak. Bu 4 filmin gösterim tarihlerinin birbirlerine olan yakınlıkları bizim için çok önemli, ve bunun doğru olması için elimizden geleni yapacağız.”
Görünen o ki Cameron’un kafasında mükemmel bir model var. Bu model içinde, fimleri bir an önce çekip ekrana atmaktansa aralarındaki zaman zarfından, hangi dinemlerde izleyici ile buluşacaklarına, kullanılacak en yeni hangi teknolojinin olduğundan, kimlerle çalışılacağına herşey mükemmel bir uyum içinde işliyor. Bize de sadece bu festivalin planlandığı gibi 2018’de başlayacağını umut etmek kalıyor.
Benim gibi Avatar-sever biriyseniz, yazılarımı takip edin.. En son bilgileri sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyacağım..