Festivallerin sonuna doğru yaklaşıyoruz. Adana bitti, yolculuk Antalya’ya. Bu arada biz araya Bodrum Türk Filmleri Haftası ve Marmaris Kısa Film Festivali’ni de sıkıştırdık.
Sıkıştırdık derken sakın bu etkinlikleri küçümsediğimizi sanmayın. Özellikle Bodrum Türk Filmleri Haftası bence sinemamız için çok önemli bir etkinlik. Ama bu konuyu uzun uzadıya derginin içinde işlediğim için fazla burada kısa keseceğim. Adana film festivali her yıl üstüne koyarak devam ediyor. Orada seyrettiğimiz filmler 2017’de Türk sinemasında nelerle karşılaşacağımızı bize gösterdi. Hem festivalin konuk ettiği yazarlara yaklaşımı hem de çok geniş bir katılımı sağlaması organizasyonu yapanlara teşekkür etmemizi gerektirdi. İnşallah aynı tevazuyu Antalya’da gösterir. Antalya Film Festivali’nin genel direktörü Elif Dağdeviren ile geniş bir röportaj yaptım. Bu röportajdan benim çıkardığım Antalya’nın bir geçiş sürecinde olduğu. Gelecek için çok da ümit beslemiyorum Antalya adına çünkü bence planları Türkiye şartları için doğru değil. Yine de keşke başarılı olsalar.