Mia Wasikowska son dönem genç yıldızların belki de en kabiliyetlilerinden. Bu ay vizyona giren Alice Harikalar Diyarında’nın devam filmi ile güzel yıldızı tekrar seyredeceğiz.
Bazı oyuncular vardır bilindik bir güzellikten daha çok kabiliyetleriyle bizi büyülerler. Ve gözümüzde farklı bir güzelliğe sahip olurlar. Mesela Cate Blanchet benim için bu isimlerin başında gelir. Bu listeme yeni bir isim katıldı. Mia Wasikowska yayık ağzı, biraz küt burnuyla belki ilk bakışta sizi aman aman etkilemiyor. Ama konuşmaya başlayınca, rolünün ruhuna iyice girince başka birşey oluyor. Özellikle bakışlarıyla sizi başka bir aleme götürüyor. Kabiliyet çok değişik bir şey, perdede hemen belli oluyor. 1989’da Avusuturalya’da doğan Mia’nın annesi Polonyalı babası ise Avusturalyalı. Mia altı yaşındayken bir yıllığına Polonya’ya taşınmış. Daha sonra ise dokuz yaşında bale öğrenmeye başlamış. Profesyonel balerin olmak için 14 yaşına kadar büyük uğraş veren Mia bu işin büyük emek isteğini görmüş ve 15 yaşında oyuncu olmaya karar vermiş. Eh oyuncu olmak istiyorsanıs bu işin merkezi ABD tabii. Avusturalya’da birkaç dizi ve filmde oynadıktan sonra kapağı ABD’ye atmış. In Treatmen adlı dizide intihara meyilli bir genç kızı canlandıran Mia yönetmen ve yapımcıların dikkatini çekmiş. In Treatment’ın ardından Defiance, Amelia, That Evening Sun filmlerinde yardımcı oyuncu olarak rol alan Wasikowska, That Evening Sun filmindeki performansı sayesinde önemli yapımlardan davet almaya başlamış. Ama onu bütün dünya Tim Burton’un Alice Harikalar Diyarında’ki Alice performansıyla tanıdı. Sonra zaten muhteşem filmlerde ardarda seyretmeye başladık sarışın yıldızı. Lawless, Jane Eyre, Albert Nobs, Stoker, Only Lovers Left Alive ve bu ay seyredeceğimiz Tracks filmleriyle yoluna devam ediyor. Bu arada Alice Harikalar Diyarında filminin ikinci filmiyle Mia tekrar sinemalarımıza konuk olacak.