ATV’nin yeni sezondaki iddialı yapımlarından biri olan ve Eylül ayında izleyiciye merhaba diyen Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’ın başrollerinde Oktay Kaynarca (Hızır Çakırbeyli) ve Deniz Çakır (Meryem Çakırbeyli) yer alıyor.

Dizide ikiliye Müjde Uzman (Nazlı), Tarık Ünlüoğlu (Ünal), Ozan Akbaba (İlyas), Yunus Emre Yıldırımer (Alpaslan), Hakan Karahan (Özer), Sabina Toziya (Hayriye) ve daha birçok isim eşlik ediyor. Bilindiği üzere dizileri izleten unsurların başında oyuncu kadroları gelir. O kadar ki çoğu zaman senaristin ve/veya yönetmenin kim olduğu bile bilinmez. Ancak bazı diziler vardır ki, daha önce izleyiciyi avucunun içerisine almış başka dizileri, izleyiciyle bağ kurma sürecinde kullanır. Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’da yıllardır izleyicinin ilgisini canlı tutan Kurtlar Vadisi’nin bir türevi, hatta sosyal medya yorumlarına göre tahtını sallayacak rakibi olarak çıkıyor karşımıza. Kurtlar Vadisi’nin yapımcısı Raci Şaşmaz’ın yapımcı ve senarist olduğu dizinin, oyuncu kadrosunun da Kurtlar Vadisi’nden devşirme olduğu göz önünde tutulduğunda diziye ilişkin beklenti ve daha ilk bölümden oluşan ilginin sebebi anlaşılıyor. Dizinin mafya-devlet çatışması ve anlaşmaları omurgasına oturtulduğu düşünüldüğünde haksız bir beklentide değil aslında.

 

Kurtlar Vadisi’nde canlandırdığı Çakır karakterine (ki bu karakter o kadar sevildi ki gıyabında cenaze namazı bile kılındı) benzer olarak burada asıl adı Hızır olan ama sevenlerinin Çakır olarak seslendiği Oktay Kaynarca yine esas adam rolünde. Sevecen, ailesine düşkün, dürüst, özel hayatında yaşadığı çalkantıları kontrol edemeyen, kimi zaman komik ama sözüne güvenilir, gözü kara bir mafya babası olarak idealize edilen Hızır, abisinin öldürülmesinin ardından zorunlu olarak girdiği bu mafya ailesinin silah üretim kanadında yer alıyor. Ürettiği silahları ihraç eden Ünal ise bu ailenin şimdilik reisi rolünde. Şimdilik diyorum, çünkü devletin müdahale edemediği Ünal’ın yerine, Hızır’ı seçmesi ve bunu fark eden Ünal’ın Hızır’a oynadığı oyunlar sonucunda masa etrafında oturanlar arasında yaşanan kırılma, Hızır’ı devletle iş birliği yapıp masada başköşeye oturma yolunda ilk adımı atmaya mecbur kılıyor. Bu tercih ideolojik olarak devleti yüceltiyor.

 

Bu süreçte, dizide göze batan unsurlardan bir tanesi mafya prototipine uygun karakterler yaratmak adına düşülen mantık hataları. İlk üç bölümde havanın açık ve hatta kimi zaman günlük güneşlik görünmesine, birçok karakterin yazlık kıyafetler giymelerine rağmen Çakır’a giydirilen kazak ve uzun siyah palto göze batmayı bırakın, gözü tırmalıyor. Ya da bizim mafya babalarımız orta yerde çekip silahları adam öldürüyor ve bir kişi çıkıp da ne oluyor demiyor. Bunun yanı sıra göze batan bir diğer unsurda kimsenin Türk Lirası kullanmaması. Dizide Çakır lise öğrencisi olduğunu tahmin ettiğimiz kredi kartı ekstresi 20 bin lira olan kızına harçlığını, kardeşi İlyas kuryeye bahşişi, Meryem Nazlı’yı öldürtmek için tuttuğu adama bu işin bedelini öderken deste deste dolarlar göz dolduruyor. Tamam, anlıyoruz silah ticareti dolar kazandırıyor da lise öğrencisine harçlığı bir deste dolar olarak vermekte ne oluyor? Genelde bütün dizilerin handikabı uzun olmaları. Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz da 120 dakikalık bölümleriyle her hafta uzun metraj bir filmden daha uzun. Biz izlerken bu kadar zorlanıyorsak, işin emekçileri için durum çok daha zor demektir.

 

Bir mafya ve dolayısıyla erkek dizisi olarak görünen dizide beklenenin aksine aşk ilişkileri de oldukça önemli rol tutuyor. Kadınlar ve kadın çatışmalarının tansiyonun yüksek tutulmasında sıkça kullanıldığı dizide, Hızır karısı Meryem’i seviyor ama metresi ve hatta ikinci hanımı mimar Nazlı’ya da âşık. Hatta ondan bir bebek bekliyor. Ailenin diğer kadınları durumu biliyor ama tek korkuları çocuk olayının kendi eşlerine kötü örnek teşkil etmesi. Yoksa aldatma noktasında çok bir sorun görünmüyor gibi duruyor. Aldatılan eş Meryem ise, durumu bilmesine rağmen Hızır’dan boşanmak yerine Nazlı’yı ve dolayısıyla bebeği ortadan kaldırmanın yollarını arıyor. Hatta duruma “Hızır beni rezil etti… Olabilir kocamdır. Ama çocuklarımı rezil etmesine izin vermiycem” şeklinde bir yorum getirebiliyor. Oldukça sevecen bir anne, kocasına âşık bir eş ve ailesine düşkün bir kadın olarak görünen Meryem, ailesine ilişkin bir tehlikeyi fark ettiğinde acımasız bir karaktere dönüşebiliyor. Nazlı içinde durum çok farklı değil. Güzel mimar Nazlı ise, Meryem ile karşılaşması esnasında “ben senin yerinde olsam Çakır’ın benim kocam olmasıyla yetinirdim. Buradan çıkıp başkasına da gidiyor” diyor ve aslında Çakır’dan boşanmasını talep etmeyerek ikinci kadın olarak çocuk doğurmayı ve bu şekilde hayatına devam etmeyi kabul ediyor. Çakır kafasına estiğinde Nazlı’nın evinde kalabiliyor. Nazlı’nın güzel olduğu kadar anlayışlı, empati kurabilen, düşünceli biri olarak temsil edilmesi Çakır’ın ona olan aşkını meşrulaştırıyor. Genelde kitle iletişim araçlarının özelde dizilerin toplum üzerindeki etkileri düşünüldüğünde ve bunun üzerine birde Kurtlar vadisi sürecinde Çakır’ın ölümünün ardından gıyabında kıyılan cenaze namazları ve toplumdaki Polat Alemdar türevleri hatırlandığında bu durumun toplum açısından ne tür bir ilişkiyi normalleştireceğini düşünmek dahi istemiyorum.

 

NERGİZ KARADAŞ

Nergiz Karadaş
Ankara doğumlu olan Nergiz Karadaş, 2007 yılında Başkent Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Radyo TV ve Sinema bölümünü bitirdikten sonra Gazi Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Radyo TV ve Sinema Anabilim dalında “Türk Sinemasında Bir Oyunculuk Analizi: Şener Şen Örneği” başlıklı yüksek lisans tezini tamamladı. 2017 yılında Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sinema-TV Anabilim Dalı’nda “1980 Sonrası Türk Sineması’nda Zenginlik Temsilleri Üzerine Bir Alımlama Çalışması” başlıklı doktora tezini tamamlamıştır. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema Televizyon Bölümünde Dr Öğretim Üyesi olarak çalışmaktadır. İki yılı aşkın bir süredir Cinedergi’de dizi kritik yazarı olan Nergiz Karadaş’ın uluslar arası ve ulusal hakemli dergilerde, kitaplarda sinema ve kültürel çalışmalar ile ilgili yazılmış makaleleri bulunmaktadır.

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.