Mayıs ayı geçen yıllara göre çok daha hareketli geçecek. Hollywood sineması efsane serilerini bu ay vizyona giren filmlerle devam ettiriyor.
Mad Max ve Avenger’ı örnek verebiliriz. Sadece bu filmler değil yüksek bütçeli filmler de ardı ardına vizyona giriyor. San Andreas ve Tomorrowland bu tür filmlerden. Türk korku sineması da aynı hızla devam ediyor. Helak Kayıp Göl, Ezan, Azem 2 Cin Garezi korku sinemasının ne kadar rağbet gördüğünü kanıtlıyor. Biz de sinemamızın takibini röportajlarımızla yapıyoruz. Öğrenci İşleri filminden güzel oyuncu Begüm Öner röportaj için bizi seçti. Tehlikeyle Flört filminden Başak Daşman ve Ayta Sözeri, Gizem Merve Kaboğlu’nun sorularını cevapladı. Özel dosyalarımız ise birbirinden önemli konuları işliyor. Mad Max Fury ve bütün Mad Max filmlerini Masis Üşenmez arkadaşımız bir dosyada topladı. Avengers’ın yönetmeni Joss Whedon ise Egemen Tokatlıoğlu’nun odağındaydı. Tartışma yaratan Inherent Vice’ı ise Halil İbrahim Sapmaz yorumladı, yönetmen Paul Thomas Anderson filmografisi de arkadaşımızın incelemesiyle sizlere sunuldu. Sinemanın tarihini bizlere unutulmaz hale getiren Başak Bıçak Passolini’nin Binbir Gece Masalları’yla yoluna devam etti. Meltem Yılmaz ise Kocan Kadar Konuş filmiyle kadınların evlilik derdine el attı. Didem Peker Başaran Türk yönetmenleri işlediği köşesinde bu sefer Mahmut Fazıl Coşkun’u konuk etti. Didem’in bu yazı dizisi sonunda kitap olmayı hak ediyor. Bu ayın en çok tartışılan konusu ise Bakur filminin İstanbul Film Festivali’nde gösterilmemesiydi. Kimileri sansür dedi, benim gibiler ise Bakur’un propaganda filmi olduğu için gösterilmemesi gerektiğini söyledi. Banu Bozdemir, Murat Tolga Şen ve ben bu konuyla ilgili farklı görüşlerde makaleler yazdık, bakalım siz hangimize hak vereceksiniz? Bu arada aramıza yeni bir kalem katıldı, Beril Ateşoğlu Fight Clup filmini ev hanımı Ayşe teyzesiyle beraber seyretti. Ayşe teyzenin bakış açısı muhteşemdi. Bu yazıyı özellikle okumanızı tavsiye ederim. Dizi bölümümüzde son sürat devam ediyor. Nergiz Karadaş Aşk Yeniden dizisinin kritiğini yaparken, Şenay Tanrıvermiş ise Better Call Saul dizisini yazdı. Bu ayın sürprizi ise Uzak Doğu sinemasının usta kalemi Murat Kızılca’nın yabancı bir diziyi konu etmesiydi. Murat, Olive Kitteridge dizisini o kadar beğenmiş ki dergiye yazdı. Bir sinema eleştirmeninden dizi kritiği okumak ilginç olsa gerek. Son olarak da bu satırları yazdığım Eskişehir’deki film festivalinin hakkını vermek istedik. Muhteşem bir festival ve şehri doya doya yaşadık. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.