Bundan sonra Cinedergi dizi dünyasının da nabzını tutacak. Buket Kahraman sorularıyla dizi yıldızlarını terletecek. İşte ilk konuklarımız, Leyla ile Mecnun’un yıldızları burada…
Eflatun film Onur Ünlü’nün yapımcılığını üstlendiği, Senaryosunu Burak Aksak’ın yazdığı, Yönetmenliğini Murat Onbul’un üstlendiği dizi “Leyla il Mecnun” temel olarak efsanevî karakterler olan Leylâ ile Mecnun’un hikayesi üzerine kurgulanmış bir komedi dizisi.
TRT 1’in pazartesi akşamları yayınlanan fenomen dizisi “Leyla İle Mecnun”u çekimlerin yapıldığı Sarıyer’de ziyaret ettik. Dizinin yıldızları Star gazetesine çok samimi itiraflarda bulundu.
Serkan Keskin (İsmail ağabey)
Çekimler nasıl geçiyor?
Çekimlerimiz çok yoğun geçiyor.Uuzn zamandır hep birlikte olduğumuz sahneler olmamıştı bugün hep birlikteyiz.Özlemişiz birbirimizi.
İsmail abinin en çok hangi yönü ilgini çekiyor?
Hayatta hiç bir şeyi sallamaması, umut ediyor olması, iyi niyetli olması, dürüst, güvenilir olması. Aslında hepimizin hayalini kurduğu bir insan şekli. Hayali bir adam böyle bir admın dünya üzerinde olduğunu tahmin edemiyorum. İçinden ne geliyorsa onu yaparak yaşayayan bir adam.Kompleksi olmayan biri.İçinde çok fazla acısını çektiği şey var.Babası gitti aşık olduğu kadın gitti. Ama buna rağmen daha umutlu bakıyor hayata.Mahalle içindeki en kendi başına olan adam.işsiz biri.
İsmail abi ne kadar açık olsada kendi içinde bir gizemi var..
Geçmişine dair bir takım şeyleri biliyoruz ama halen nerde oturuyor bilmiyoruz. Nasıl bir evi olduğunu o elbiseleri nerden bulduğunu bilmiyoruz.
Hemen sorayım o zaman neden hep renkli takım elbiseler giyiyor?
Annesi terkettiği zaman babasına annem bizi neden terketti diye soruyor. Babasıda daha renkli bir hayat istediği için gittiğini söylüyor. İsmail’de daha renkli bir hayatımız olsaydı kalırmıydı diyor.İşte O günden beri annesi tekrar döner umudu ile hep renkli takımlar giyiniyor.
Leyla İle Mecnu’na duyulan ilgiden memnun musun?
Çok seviliyor.Çok mutluyum.Daha çok sevilmesi için gösterdikleri ilgiye layık olmaya çalışıyoruz. İnsanların bukadar çok ilgi gösterdiği bir dizide rol almak çok güzel bir şey. Bu güzel ama bir sürü insan benim “İsmail ağabey” gibi olmamı istiyor.Ben sette İsmail ağabey’im dışarda sadece Serkan’ım.İnsanlar bazen İsmail ağabeymişim gibi reaksiyon göstermemi bekliyorlar sonra göremeyince hayal kırıklığına uğrayabiliyorlar. Üzülenler oluyor hatta niye gülmüyorsun niye mutsuzsun diye soranlar oluyor.
Dizinin bukadar çok izlenmesinin nedeni nedir?
Mahalle’de yaşanan olaylardan beslenmesi aile arkadaş dostluk dürüstlük kavramlarına önem vermesi, şimdiye kadar olanın dışında farklı bir anlayış farklı bir dizi. Her bölümde söylenmesi gerekeni kendi dili ile söylüyor. Her şeyi kendi sinerjimiz ile yapıyoruz televizyon dünyasında olması gerektiği gibi değil. Bir kaygı ile değil içimizden geldiği gibi yapıyoruz.
Müzikle de ilgileniyorsun..
Evet kendi aramızda bir şeyler çalıyoruz söylüyoruz. Seviyorum. Kendi aramızda eğleniyoruz.
Dizi dışında uğraştığın bir şey var mı?
Tiyatro yapıyorum.Her cuma cumartesi günleri oynuyoruz. Kocamustafa paşa çevre tiyatrosu kendi sahnemiz. Semaver Kumpanya. Onur Ünlü ile geçen yaz çektiğimiz bir sinema filmi var “Sen aydınlatırsın geceyi” henüz vizyona girmedi.
Osman Sonat (Yavuz)
Beni projeye istediklerinde inanmadım. Senaryoyu okuduğumda şaka yaptıklarını sandım.Çok alışagelmişin dışında bir proje.Hatta bir ara enis bey tabiki Türkiyenin hiç bir yerinde böyle bir senaryo çekilmeyecek bizim asıl senaryomuz şudur diceklerini düşündüm.
Neden kabul ettin..
Bunun hemen öncesinde eşimle konuşuyordum hiç olmayacak mı böyle farklı bir iş gelse oynasam. Türkiye de ilk defa denenen bir şey olsa diye. Hatta çok mu hayal kuruyorum diye düşündüm. Bir hafta sonra bu proje geldi.
Yavuz nasıl biri..
Yavuz yaptığı şeyleri açık eden. Yüzsüz. Yaptığı şeyi çok normalmiş gibi gösteren çalışan bir hırsızdı. Kendini performans sanatçısı olarak ilan ediyordu. Mahalleli ile yakınlaşmaya başladığında arkadaş olduğunda çok farklı yönleri ortaya çıkmaya başladı. Bütün becerilerini arkadaşları içinde kullanabildiği gerçeği ortaya çıktı. Sonra sempatikleşmeye başladı sonra aşık oldu. Aşık olmalarıyla çok romantik bir tarafı ortaya çıkmaya başladı.Kitap şiir okumaya başladı.Şuanda Eylül’e aşık.
Sürekli değişen bir aşk çemberi var dizide..
Bizim bayan kadromöuzda biraz değişiklikler oluyor her yıl değişik sebeplerden. Özellikle Leyla çok değişti.Ondan mütebellit herkesin baştan bir aşık olma süreçleri oluyor. Yeni Leyla Melis Birkan çok çabuk adapte oldu diziye biz çok seviyoruz.Bizim dizide erkek takımı çok sahiplenildiği için onların karşısına çıkan kadınlar kolay kabul edilmiyor.Kıskanılıyor biraz.Seyirci kıskanıyor.Bu sene biraz daha kabul edilebilir hale geldi.Hikaye de ona göre yürüdğü için sıkıntı yaşamıyoruz şuanda.
Cengiz Bozkurt (Erdal Bakkal)
Leyla ile Mecnun abzürt bir komedi..
Biz hiç öyle bir şey demedik başkaları öyle dedi.Biz bir mahallenin komedisini yapıyoruz. Karakterleri anlatıyoruz. Bu insanların dünyayı algılayışları farklı olduğu için hayatta bazı şeylere verdiği reaksiyonlar alışagelmişin dışında oluyor. Bu da insanlarda gülme hissi yaratıyor. Abes komedi diyebiliriz. Dizimizde eleştirmejk istediğimiz bazı şeyleri eleştirebiliyoruz. Şiddetle alakalı hayvanseverlerle alakalı mesajlar veriyoruz. Bir katagoriye koymak gerekirse gülme efektsiz komedi diyebiliriz.
Erdal Bakkal marka oldu mu?
Onu bilmiyorum ama dizinin izleyicilerinin gönüllerinde taht kurdum. Herkesin favori karakteri vardır. Benimde İsmail ağabeyi çok seviyorum.
Dizide ki erkek dayanışmanız çok güzel..
Bizim dizinin dili erkek dili. Dizi geldiği aşamada Mecnun ile Leyla oldu. Leylalar değişiyor Mecnun sabit. Bunun için zaten erkek bakışı var.Senaristimiz Yönetmenimiz genel kordinesini Onur Ünlü ediyor. Erkek bakış açısı tabiki var. Ekeklerinde duygusal olabildiğini erkeklerinde açılmakta zorluk çektiğini bu hayatın yükü altında ezildiğini toplumun onlara çok yük verdiğini. İstatistikler intihar oranını erkelerde iki katı olduğunu gösteriyor. Kadın seyircimizde çok fazla erkelerin o açılamayışlarını izlemeyi seviyorlar. Liseli gençler geliyor. Ağabey ilk defa sizin sayenizde duygusal bir erkek olduğumu farkettim. Bazı sahnelerde ağlıyorum diyen bir sürü genç çocuk var.
Erdal bakkal nasıl biri..
Erdal bakkal paragöz bir adam ama aynı zamanda aileci bir adam. Eşi nurtene lise yıllarında kazara aşk oluyor. Aşk denen şey sonradan gelen şeydir diyen adam işte.Önce evlenirsin sonra aşık olursun diyen adam Erdal bakkal. Mahalleyi seven mahalleden çıkınca hiç bir şey yapamayacak biri. Mahallede değer bulan.
Leyla ile Mecnun’u diğer dizilerden ayıran nedir?
insanlar aynı tür dizilerden sıkıldılar. Farklı bir şey arıyorlarmışki o boşluğu doldurmuşuz. Mizh dergileri ile kuşaklar boyu büyüyyen iki üç nesil var. Abes komediyi tuhaf komediyi mizah dergilerinde gören ve seven. Ve bunların karşılığını hiç bir zaman televizyonda bulamamıştı belki de biz ona karşılık geldik ilk defa.
Murat Onbul (Yönetmen)
Dizide sürekli yönetmen ve Leyla değişiyor..
Onur Ünlü diziyi çekti 17.Bölüme kadar sonra ben geldim.Daha sonra ben gittim sitcom çektim.Başka bir yönetmen geldi. Bu sezonun başında tekrar Leyla İle Mecnun yönetmen koltuğuna geri döndüm.
Leyla’lar tek tek döküldü..
İlk leyla Ezgi Asıroğlu malum olaylardan dolayı ayrıldı diziden. Daha sonrasındaki gelişmeler senaryo grubunun değişiklikleri ile alakalı.Bu sezonda Yeni Leyla Melis Birkan ile devam ediyoruz.
süpriz bir şarkı yaptık Ali Atay(Mecnun) ile birlikte önümüzde ki bölümde dinleyecekler. Ben Aliye albüm yapmasını söylüyorum. Kesinlikle yapmalı. Ben Ali Osman Serkan toplanınca şarkı yapıyoruz. Vay be diye bir şarkı yaptık albüme konulacak bir şarkı. Daha çok diziye hizmet eden şarkılar yapmaya çalışıyoruz.Ben klip yönetmenlğide yaptığım için sürekli müziklerlede uğraşmayı seviyorum. Bu dizi akıllı bir dizi zeki bir dizi. Seyirciyi küçümsemiyoruz.Yaptığımız esprinin kendimiz için komik olduğunu düşünmüyoruz.Seyirciyi aptal yerine koymuyoruz. Seyircide bunu görüyor.Algılarının ve hayal güçlerinin sınırlarını zorluyoruz.Bu da onların hoşuna gidiyor.
Neslihan Aker (Gotik Leyla)
Leyla ile Mecnun’u izliyordum. Çok beğeniyordum. Ve Onur hocaya mail attım. Bir gece ansızın Eflatun film^den mail geldi. Benimle tanışmak istiyorlarmış.Çığlık attım. Bir rol olduğunu düşündüm ve görüşmeye gittim. Gerçekten tanışmak istemişler rol filan yokmuş. Bir rol olursa aklımızdasın dediler. Umudum yoktu. İki hafta sonra aradılar ve diziye dahil oldum. Başta bölümlüktü ama sonra çok iyi arkadaşlar var burada kalmama yardımcı oldular.
Gotik Leyla nasıl bir karakter..
Dizide ki diğer kadınların olduğu gibi adım Leyla. Nurten’in almanyadan gelen yeğeniyim. Mecnun ile evlenmek üzere geldim. Nikah masasında Mecnun’u bırakıp başka birine kaçtım. Kaçtığım kişi sonra beni nikah masasında bıraktı. Tuhaf ve çok yalnız bir kız. Bu kızın böyle olmasında yalnızlığının etkisi var.Konuşmuyor.Söyleddikleri alt yazı olarak altta geçiyor. Benim diziye ilk dahil olduğum bölümde lafım vardı.Onur hoca başka bir şey yapmak istedi. Cengiz Bozkurt lafımı alt yazı şeklinde yapsak güzel olur diye Onur hoca ile konuştu.Onur hocanında hoşuna gidince öyle devam ettik.
Nalan Kuruçim (Nurten)
Erdal bakkal’ın karısıyım. Biraz karanlık bir kadın. Bunun nedeni bölümlerde kurgulanarak ilerledi. Bu da oyunculuk olarak fırsat veriyor. Erdal bakkal benim otoritemden korkuyor. Onur Ünlü ile çalışmak istiyordum. Ben gittim konuştum. Ve dâhil oldum. Çevremde bana Nurten abla diyorlar. Herkes bu karakterlerin bir yerinden bir şey yakalıyor.
BUKET KAHRAMAN