Fırat Sayıcı
Travis / “Taxi Driver”
İlk İzlenim: Sıradan, mülayim, anlayışlı…
Konuştukça: Bu adamın içinde bir cani mi yatıyor acaba, dur bakalım?
Artıları: Aslında içinde bulunduğu kötü ruh halini çok iyi kapatabiliyor.
Handikapları: Kendine göre bir intikam dünyası var. Acımasızca…
Yaşam Felsefesi: Bardağı taşıran son damla, her şeyin sonu, bazı şeylerin başlangıcı olacak!
Hayattaki Düsturu: “Benimle mi konuşuyorsun?”
Tanıyınca: Bir adamı çileden çıkartmanın ne demek olduğunu öğrenmek istemiyorsanız Travis’den uzak durun. Arkadaşlık yapacaksanız da hal ve hareketlerinize, söylediklerinize dikkat edin.
Jack Byrnes / “Parents Ailesi”
İlk İzlenim: Keyfine düşkün, standart bir aile babası.
Konuştukça: Kızını damat adaylarından olabildiğince uzak tutmaya çalışan, asabi ama bir o kadar da eğlenceli biri. Emekli bir ajan…
Artıları: Her an her durumda lafı gediğine koyacak bir mizah anlayışı var.
Handikapları: En büyük handikabı kızını kıskanması.
Yaşam Felsefesi: Hiç kimse aile müessesine saldıramaz. Hele ki Greg Focker gibi bir dangalak asla!
Hayattaki Düsturu: Gözüm üzerinde!
Tanıyınca: Emekli bir ajan olan Jack, belli ki kızının Greg gibi bir adamla evlenmesine karşı. Onunla tanışıp sıkı bir erkek sohbeti yapabilirsiniz. Siz siz olun, kızına yan gözle bakmayı aklınızdan bile geçirmeyin.
Robert De Niro
Sinema dünyasında, gelmiş geçmiş en büyük aktörlerden biri olarak kabul edilen Robert De Niro, sanatçı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi ve ustaların hocası Stella Adler’den oyunculuk dersi aldı. Sanat yaşamı boyunca farklı rollerle seyircisini sevindirmeyi bilen bu yaratıcı ve etkileyici deha, Travis kadar ılımlı ve sıradan görünümlü (damarına basınca da içindeki hırs küpünü çıkarabilen), Jack kadar da ne yaptığını bilen, olayların gidişatına yön verebilecek kapasitede biri… Usta oyuncu, günümüzde insanların, hissettiklerini göstermek yerine onları gizlemeyi tercih ettiklerini söylüyor. Sanırız De Niro’nun sinema yapmasındaki en büyük etken de bu olsa gerek.