Banu Bozdemir
Beyazperdenin en yetenekli oyuncularından Jeff Bridges 4 Aralık 1949’da dünyaya geldi. Aynı zamanda müzisyen de olan aktör, sinemacı bir aileden geldiği için oyunculuğa çocukluğunda başladı.
İlk çıkışını ‘The Last Picture Show’ ile yapan Bridges, bu filmdeki rolüyle En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında Oscar’a aday oldu. Bridges üç yıl sonra ‘Thunderbolt and Lightfoot’taki rolüyle ikinci kez aynı dalda adaylık kazandı.
Bu tarihten sonra popülaritesi artan Bridges, ‘Stay Hungry’, ‘King Kong’, ‘Winter Kills’, ‘Heaven’s Gate’ gibi filmlerde yer aldı ve bu filmlerin hepsinde büyük övgüler topladı.
80’lerde ‘Kiss me Goodbye’ gibi bağımsız ruhlu yapımlarda rol almayı sürdüren Bridges, 1984 yapımı ‘Starman’ ile En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar’a aday olarak toplamda üçüncü kez adaylık kazandı.
90’lara kardeşi Beau Bridges ve Michelle Pfeiffer ile birlikte rol aldığı ‘The Fabulous Baker Boys’ ile giren usta aktör hemen ardından ‘The Last Picture Show’un devamı niteliğinde olan ‘Texasville’i ve filmografisinin en iyi işlerinden Terry Gilliam imzalı ‘The Fisher King’i çekti
Usta aktör 1993’te Peter Weir imzalı ‘Fearless’te kariyerinin en iyi performanslarından birine imza attı. Her yıla bir film sığdıran aktör ‘Blown Away’, ‘Wild Bill’, ‘White Squall’ gibi filmlerin ardından Coen’lerin başyapıtlarından ‘The Big Lebowski’ de rol alarak unutulmaz bir role daha hayat verdi. 2000 yapımı ‘The Contender’ ile bir kez daha Akademi tarafından aday gösterilen Bridges ödüle yine ulaşamadı
Bridges, 2000’lerde de ‘K-Pax’, ‘Seabiscuit’, ‘Tideland’, ‘Iron Man’ gibi hem bağımsız küçük filmlerde hem de büyük bütçeli yapımlarda yer almaya devam etti. Crazy Heart, İz Peşinde ve bu ay vizyona girecek olan Tron Efsane’si son yıllarda rol adlığı ve iyi performanslar sergilediği filmler… Tron Efsanesi’ne dikkat özellikle!
