Banu Bozdemir
Herkesin yakışıklı, serseri, sevimli ve karizmatik olduğu konusunda hemfikir olduğu ender isimlerden… Bugüne kadar hakkında olumsuz bir laf eden çıkmadı, hatta ilginçtir Japonya’da son yedi yıldır en popüler aktör seçiliyor, en seksi erkek seçkisinde de bir hayli fazla yer alıyor. Bu ay aynı filmde olmaları risk olarak gösterilen Angelina Jolie ile The Tourist filminde oynadılar, alınlarının akıyla çıktılar, en azından biz öyle biliyoruz!
Gelelim Depp külliyatına… Her rolde farklı bir anlam kazanan Depp 9 Haziran 1963 Kentucky doğumlu, Florida büyüme… Belki de Alman, Fransız, İrlanda ve Kızılderili kökenlerini kaynaştırdığı için bu derece orijinal. Öncelikli hayali rock müzisyenliği olduğu için 12 yaşında gitar tıngırdatmaya başlar. Okulu bırakır, anne ve babası boşanır, hayat onun için müzikten ve bunalımdan ibaret hale gelir. İlk evliliğini 1983 yılında yapar ama kısa soluklu olur. Ardından Nicolas Cage ile tanışır ve ilk filmi A Nightmare On Elm Street’de oynar…
O kadar fazla rol, o kadar fazla karizma derken hesapları kabaran Depp’in bir adası bile var. Başka bir aktör olsa yakıştıramayacağımız ‘ada’ saplantısına Depp için ‘yakışır’ diyoruz ağız dolusu… Tim Burton’la kurdukları sinema dostluğu, Makas Eller’le gelen şöhret, Jack Sparrow patlaması ve her role kattığı farklı bir duruş, tarz, enerji… Yok böyle bir şey…
Platon filminde kısa bir rolü vardı, Makas Eller’deki Edward’ın biçimlendirdiği dünyada yaşamayı kim istemez ki! Arizona Dream’da hayal dünyasının içindeki inişli çıkışlı bir adam, Ed Wood’da bir Ed Wood, Dead Man’in siyah beyaz atmosferinde giderek kötüleşen bir William Blake, Köstebek’te ajan dünyasının içindeki bir gizli şahsiyet, Vegas’ta Korku ve Dehşet’te 68 fonunda Vegas’a yolculuk yapan kafası dumanlı bir çılgın, Dokuzuncu Kapı’da el yazması bir kitabın peşindeki Corso, Hayalet Süvari’de orijinal bir cinayet çözümleyicisi, Çikolata’da akıcı bir aşkın süvarisi, Erkeğin Gözyaşları’nda bir yol eşlikçisi, Cehennemden Gelen’de yine göz dolduran bir cinayet dedektifi, herkesin hayranı Karayip Korsanları’nda hoplayıp zıplayan, tam bir korsan olan Jack Sparrow, Düşler Ülkesi’nde ilham perisi arayan bir yazar, Gizli Pencere’de kişilik bölünmesi yaşayan bir yazar, Charlie’nin Çikolata Fabrikası’nda,fantastik bir fabrika sahibi, Sweeney Todd: Flet Sokağının Şeytan Berberi’nde intikam yemini etmiş bir gizemli bir berber, Alice Harikalar Diyarı’nda da bir rüya adamı oldu…
Vizyonu gelecek yıl görünen Karayip Korsanları’nın dördüncüsünde yine Jack Sparrow olup, içimize korsan gizemi salacak, Bu ayın Tourist’inde ise kalbi kırık ve aşk arayan bir adam olacak… Ve tahmin ediyoruz ki bu rol de ona çok yakışacak, film güzel olmasa bile Depp’i izlemekten mutlu olacağız…