Banu Bozdemir
Bebek yüzlülüğün de bir sınırı var dedirten bu koca, parlak ve hafiften baygın gözlü genç adam 10 Aralık 1980 doğumlu. Benim başıma sıkça gelen ‘birilerine benziyorsun’ durumu Jake içinde geçerli. Wes Bentley ve Tobey Maguire karışımı benzetmeler söyleniyor kendisi için. Ama daha çok Maguire. Yani Örümcek Adam için düşünülecek isim, hatta Maguire sakatlanınca ilk kapısı çalınan isim..
Ailesi toplu halde sinemaya meyledince onun da bu yola sapması kaçınılmaz olmuş. Yönetmen Stephen Gyllenhaal ile senarist Naomi Achs’in oğlu, Magie Gyllenhaal’in de kardeşidir. Soyisimleri zor olduğu kadar akılcı kalıcı ve ilgi çekici. Sinemaya girişi on yaşında oldu, 19 yaşında Ekim Düşü’yle ilk başrol deneyimi yaşadı. Hemen arkasından Donnie Darko geldi ve ismi bir anda tüm dünyaya yayıldı. Dünyanın kendisine çizdiği yol yerine tavşan adamın yoluna sapan gencin hayatı herkese iyi geldi… The Good Girl’de başta çıkaran tehlikeli genç adamı, Ayışığı’nda arada kalan bir adamı canlandırdı. Sonra ününü katlayan filmler geldi ardı ardına…Yarından Sonra iklim değişikliğini ele alan büyük bütçeli bir yapımdı . Ardından Kanıt, sonra da kendilerine kavanozkafa diyen askerlerin rol aldığı Jarhead filminde gözüktü. Ama asıl patlamayı Brokeback Mountain filmiyle yaptı, iki adamın sıradışı aşkı belleklere çivi gibi kazındı… Oysaki Bertolucci’nin Dreamers filmini aşırı çıplaklık sahneleri için reddetmişti. Zamanla değişiyor demek ki görüşler! Zodiac’da bir seri katilin peşine düşen bir gazeteciyi, Yargısız İnfaz’da bir CIA ajanını canlanırdı… Bu ay karşımıza Pers Prensi: Zamanın Kumları’nın haylaz bir prensi olarak çıkacak. Ve bu haylazlık ona çok yakışacak…