Serdar Akbıyık
26 yaşında neredeyse hepsi bir başyapıt olan 10’larca filmde oynayan, Woody Allen, Robert Redford, Benicio Del Toro gibi sinemanın ünlü erkeklerini etrafında döndüren muhteşem kadın…
Hollywood filmleri, tiyatro oyunları, modellik, reklam kampanyaları, müzik albümleri ve uluslararası yardım kuruluşları için kampanyalar… Scarlett Johansson yaşamına o kadar çok şey sığdırıyor ki insan bir an 25 yaşında olduğunu unutuyor. Scarlett bazılarının hala üniversiteye gittiği bir yaşta oyunculuk eğitimini çoktan geride bırakmış, dört Altın Küre adaylığı ile kendisini kanıtlamış bir oyuncu. Sarı saçları, büyük göğüsleri ve balıketi vücuduyla Hollywood’a kalsa onu çoktan ikinci bir Marilyn Monroe yapardı ama Scarlett buna hiç yanaşmadı. 22 Kasım 1984’te New York’ta dünyaya gelmiş. Babası Danimarkalı bir mimar annesi ise ataları Polonyalı olan Bronx’lu eşkenazi Yahudisi bir aileden geliyor. Anne ve babası ayrı olduğu için Scarlett’in çocukluğu bazen New York’taki babasının, bazen de Los Angeles’taki annesinin yanında geçmiş. Anne ve babası onun ismini Rüzgar Gibi Geçti’nin baş kahramanı Scarlett O’Hara’dan almışlar. Çocukken New Lork’taki Lee Strasbergs oyunculuk okuluna gitmiş. 2002 yılında Manhattan’daki Professional Children’s School’u bitiren Scarlett oyunculuk kariyerine 1992’de “Off Broadway”de (New York’ta, ancak Broadway tiyatrosu tanımı dışında sergilenen oyun) Ethan Hawke ile birlikte sahne alarak başladı. İlk filmi ise 1994’te küçük bir rol aldığı “North” oldu. 1998’de bir roman uyarlaması olan “The Horsewhisperer”de Robert Redford’la birlikte rol aldı. Bu filmle Genç Yıldız Ödülü’nü kazandı. Uluslararası alanda ünlenmesini sağlayan ise Sofia Coppola’nın yönettiği 2003 yapımı “Lost in Translation” filmi oldu. Bill Murray ile birlikte paylaştığı başrolde sadece basını değil, “Scarlett Johansson olmasaydı bu film olmazdı” diyen yönetmenini de çok etkiledi. Bu filmle aralarında BAFTA ve Altın Küre’nin bulunduğu birçok ödüle aday olarak gösterildi. Aynı yıl içinde ünlü ressam Jan Vermeer’in modelini canlandırdığı “Girl with a Pearl Earring” (2003) filmi ile de Altın Küre’ye aday gösterildi. Woody Allen’ın “Match Point” filminde aldığı rolle bir kez daha Altın Küre’ye aday oldu. 2006’da “Scoop”, 2008’de “Vicky Cristina Barcelona” filmlerinde yine Woody Allen’la birlikte çalıştı. Mart 2006’da Keira Knightley ve Tom Ford ile birlikte ünlü fotoğrafçı Annie Leibovitz’in çektiği Amerikan Vanity Fair dergisinin kapağı için çıplak poz verdi. Aynı yıl Flaunt dergisi için striptiz sanatçısı Dita Von Teese ile birlikte fetiş giysileriyle poz verdi ve arkasından Bob Dylan’ın “When the Deal Goes Down…” video klibinde oynadı. 2007’de ise Justin Timberlake’in “What goes around… comes around” şarkısının kilibinde oynadı. Scarlett Johansson oyunculuğun yanında müzik kariyerini de sürdürmeye çalışan yıldızlardan. 2006’da “Unexpected Dreams” isimli bir albüm çıkan Scarlett 2008’de Tom Waits’in şarkılarını cover’ladığı “Anywhere I Lay My Head”, 2009’da ise Pete Yorn ile birlikte düetlerinin yer aldığı “Break Up” albümünü yayınladı.