Bu ay vizyona girecek olan Soğuk Ölüm-Whiteout’un yıldızı Kate Beckinsale tam bir kazanan. Çok az insan hem bu kadar güzel hem de başarılı ve yetenekli olur. Belki bu kadar başarılı bir kariyere sahip olmasını 6 yaşında babasını kaybettikten sonra girdiği bunalıma borçludur. Ünlü bir komedyen olan babası 31 yaşında öldüğünde küçük Beckinsale hayatın gerçekleriyle tanışmak zorunda kaldı. Mükemmelliyetçiliği yüzünden anoreksi ile boğuştu. Bütün bu bunalımlardan sonra aktör babasının yolundan giden Beckinsale bundan sonra hiç kaybetmedi. Belki o günlerden kalan tek kötü özelliği çok sıkı bir sigara tiryakisi olması. Michael Sheen ile beraberliğinden Lily Mo Sheen adlı bir kızı oldu. Hayatı boyunca sigarayı bıraktığı tek dönemin hamilelik zamanı olduğunu söyledi. Beckinsale’de ne arasanız var. Bir kere iyi bir yazar. İngiltere’de önemli bir yarışma olan W. H. Smith Genç Yazarlar Yarışması’nda 2 defa ödül kazandı. Bunla yetinmedi Oxford Üniversitesi’nde Rus ve Fransız edebiyatı okudu. Üniversiteyi üçüncü sınıftayken gelen bir oyunculuk teklifi için terk etti. Bir iki dizi ve kısa film derken Shekspeare uyarlamalarından rol aldı, en sonunda 2001 yapımı Michael Bay’ın yönettiği Pearl Harbour ile patlama yaptı. Daha sonra sırasıyla, eleştirmenlerden çok iyi notlar alamayan ‘Serendipity’ (2001), ‘Underworld’ (2003) ve ‘Van Helsing’ (2004) gibi Amerikan yapımlarında oynadı. Ayrıca tüm dünyada beğenilen ‘The Aviator'(2004) filminde Ava Gardner rolündeydi, bu rol için yaklaşık 10 kilo aldı. Underworld onun hayatında dönüm noktasıdır. Michael Sheen ile beraber rol aldığı filmin çekimlerinde yönetmen Len Wiseman’la birberaberliği oldu. Daha sonra Beckinsale Len Wiseman’la evlendi. Çekik gözleri ve minyon tipiyle İngiltere’nin en güzel yıldızlarından sayılan Beckinsale 2002 yılında da Hello Magazine dergisi tarafından İngiltere’nin en güzel kadını seçildi. 2005 ve 2006 yıllarında Beckinsale, FHM Dergisi’nin ‘Dünyanın En Seksi 100 Kadını’ sıralamasında 78. ve 71. sıradaydı. Beckinsale’in güzelliği kariyerinde çok önemli ama aklı ve kabiliyetleri de hayatta aldığı rol açısından en az güzelliği kadar önemli. Acımasız bir kariyer savaşında kazanmak için tasarlanmış dişi bir vampir gibi.

Serdar Akbıyık
1967 yılında İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyal Antropoloji Bölümü'nü bitirdi. Erol Simavi Vakfı Gazetecilik Bursu'nu kazanıp iki yıllık eğitimden sonra Hürriyet Gazetesi'nde istihbarat muhabiri olarak mesleğe başladı. 1992 yılında Hürriyet Yazıişleri'ne geçti. 1993'te Spor Gazetesi'ni kuran grupta yer aldı. 1996'da Hürriyet Yazıişleri'ne döndü. 1999'da Star Gazetesi kuruluşunda bulunmak için Hürriyet'ten ayrıldı. 2000-2001 yıllarında Almanya'da Star Gazetesi'ni çıkaran grupta Yazıişleri Müdürlüğü yaptı. 2002'de Türkiye'ye dönüp Star Grubu'na bağlı olan ve yeniden yayımlanan Hayat Dergisi'nde görev aldı. Hayat Dergisi'nde ve Star Gazetesi'nde sinema eleştirmenliği yaptı. 2004 yılında Star Gazetesi Yazıişleri Koordinatörlüğü görevine getirildi. Halen Star Gazetesi İnternet Yayın Müdürlüğü ve sinema eleştirmenliğini sürdürmektedir. Star Gazetesi, Kral Müzik Dergisi ve internette çıkardığı Cinedergi'de sinema yazıları yayımlanmaktadır. 2007 yılında "Türk Sineması'nı Yönetenler" adlı yönetmenlerle yaptığı röportajları kapsayan bir kitap çıkardı.

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.